Terör soruşturması kapsamında Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcıları dahil 10 şüphelinin tutuklanmasına ilişkin karar yazısı açıklandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, PKK/KCK terör örgütünün belediyelere mensuplarını yerleştirdiği iddiası üzerine başlatıldı. Hakimliğin karar yazısında, şüphelilerin terör örgütünün üst düzey mensuplarının talimatları doğrultusunda belediyelerde kritik konumlara getirildiği belirtildi. Bu durumun terör örgütü ile organik bağ kurulduğunu ve silahlı terör örgütüne üye olma suçunun işlendiğine dair kuvvetli şüphe oluşturduğu vurgulandı.
Soruşturma Detayları ve Karar Yazısının İçeriği
Karar yazısında, şüphelilerin “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçunu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi bulunduğu ve tutuklama nedenlerinin mevcut olduğu ifade edildi. Dosyadaki bilgi ve belgelerin, suçun katalog suçlar arasında yer aldığını ve Türk Ceza Kanunu’nda belirlenen cezanın alt ve üst sınırlarının dikkate alındığını gösterdiği belirtildi. Ancak, delillerin henüz tam olarak toplanamadığı ve adli kontrolün yetersiz kalacağı değerlendirmesi yapıldı. Karar yazısında, Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür ve diğer şüphelilerin tutuklanmalarına hükmedildiği bilgisi yer aldı.
Operasyon ve İrtibatlar Üzerine Detaylar
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, PKK/KCK terör örgütünün Halkların Demokratik Kongresi yapılanmasında faaliyet gösteren şüphelilerin belediyelere “sözde sıfatlar” ile yerleştirildiği tespit edildi. Emek Meclisi Üyesi, İlçe Meclisi Üyesi, Kadın Meclisi Üyesi gibi unvanlarla belediyelere yerleştirilen zanlılar, 12 ilçede eş zamanlı operasyon ile gözaltına alındı. Özellikle Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel’in 313, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür’ün ise 52 şüpheli ile irtibatının tespit edildiği belirtildi. Bu şüpheliler arasında terör örgütü üyeliği suçundan arananlar ve cezaevinde bulunanlar olduğu kaydedildi.
Bu gelişmeler, terör örgütleri ile bağlantılı suçlamaların belediyelerdeki kritik görevlere kadar uzandığını gösteriyor. Şüphelilerin tutuklanması kararı, Türkiye’deki terörle mücadelede atılan önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu olay, terör örgütlerinin toplum üzerindeki etkilerini ve belediyeler aracılığıyla nasıl organize olduklarını da gözler önüne seriyor. Bu nedenle, benzer durumların önlenmesi ve daha sağlam güvenlik önlemlerinin alınması açısından bu tür operasyonların devam etmesi gereklidir.
