Bursa’nın İznik ilçesinde bulunan İznik Gölü’nde su seviyesi 150 metreye kadar çekildi. Bu durum balıkçılığı ve turizmi olumsuz etkiledi. Eskiden sular altında kalan bazilika kalıntıları ise artık karada görünüyor. Son yıllarda iklim değişikliği ve artan kuraklık nedeniyle Sapanca Gölü’nde su seviyesi hızla düşüş gösteriyor. Bölgedeki yağışların azalması da gölde kritik seviyelere kadar çekilmeye yol açtı.
Bu durum, gölü besleyen kaynakların azalmasına ve göldeki suyun zamanla çekilmesine neden oldu. İznik Gölü ve Tuz Gölü için de benzer durumlar söz konusu. Organik ve yapay göllerde su azalması hatta kuruması gündeme geliyor. Ovaların altında bulunan yer altı suları da tükenmeye başladı. Konya Ovası’nda derin obrukların oluşmasının nedeni ise yer altı sularının aşırı kullanımı. Ayrıca, ovaların bitişik olduğu dağlar artık kendilerini bile yüzeysel olarak besleyemez duruma gelmiş durumda.
Su, havada ve karada yaşayan bütün canlıların hayati bir ihtiyacıdır. Su olmadan yaşam mümkün değildir. Ancak, insanlık kendi elleriyle suyun azalmasına neden oluyor. Eğer bu duruma çare bulunmazsa, devletler arasında su savaşları çıkabilir. Umuyoruz ki Türkiye, bu konuda gerekli adımları atmaya başlamıştır. Su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımı için acil tedbirler alınmalıdır. Su, gelecek nesillerin de hakkı olan bir kaynaktır ve ona sahip çıkmak hepimizin sorumluluğundadır. Yaşamın devamı için suyumuzu korumalı ve sürdürülebilir bir şekilde kullanmalıyız. Su, bizim için vazgeçilmezdir ve ona gereken değeri vermeliyiz. Umarız ki bu önemli konuda gerekli adımlar atılarak su kaynaklarımızı koruyabilir ve gelecek kuşaklara temiz ve bolluk içinde bir çevre bırakabiliriz. Sağlığınızı koruyun ve suyumuzu korumak için hep birlikte hareket edelim. Hayat su ile güzeldir, ona sahip çıkalım.